İnsanlık tarihine adı altın harflerle yazılmış tüm gönül insanları ilk olarak otağını tefekkür dergahı olan kalbe kurmuşlardır. Çünkü insan dünyaya Allah'u Teala'yı bulmak ve iman ile Allah'a ibadet etmek için gelmiştir. Zira yaratılışın en önemli gayesi budur ki '' ben insanları ve cinleri ancak bana ibadet etsinler diye yarattım'' ayet-i kerimesi bize bu hakikati ayan beyan ifade eder.
Bu istikamette bir nurani seyre dalan tüm gönül insanları kainattan kalbe kalbden ise Allah'a giden yolu bulmuş ve bir daha geri dönmemek üzere Allah yolunda revan olmuş ve hakiki manada Allah'a kavuşma adına vuslatın arayışında ömür tüketmişlerdir.
Böyle bir seyirde kalp halden hale bürünür durur. Ve son olarak Allah'ın zatına karşı tevazu ve mahfiyete bürünerek manen iki büklüm olup tıpkı vav halini alır.