Bu kitapta Charles Tilly Avrupa tarihinin savaş ayaklanma ve bastırmalarla devlet ve imparatorlukların doğuş ve mücadeleleriyle ve kentleşme zenginleşme ve sanayileşme ile tanımlanabilecek son beş yüzyıllık bir dönemini yeniden yorumlamaktadır. Devrimler ve devrimlerin köken bakımından hedefleri ve başaramadıkları zaman içinde ve yöre politika ve kültür açısından yarattığı çeşitli sonuçlar başarısızlığa uğrayan devrimci süreçleri anlayabilme arayışında büyük devrimlerin Avrupa'nın uzun vadeli tarihindeki ve genel olarak da dünya tarihindeki yerini gösteriyor.
Kitap devrimin niteliği ve yazarın yanıtlamaya gayret edeceği soruların tartışılmasıyla başlıyor ve Avrupa'da 1492 ile günümüz arasında meydana gelen siyasal ve toplumsal değişimleri aktararak sürüyor. Daha sonraki bölümlerde Hollanda-Belçika yöresinde İberik yarımadasında ve Balkanlarda (3.Bölüm) 17.yüzyılda İngiltere adalarında (4.Bölüm) özellikle 1750'den sonra Fransa'da (5.Bölüm) ve daha sonra da 20.yüzyılda Rusya'da ortaya çıkan devrimci durumların nedenlerini ve sonuçlarını inceliyor ve karşılaştırıyor.
Son bölümde de yazar Orta ve Doğu Avrupa'da bu yakınlarda oluşan ulusal devrimlerle Avrupa Topluluğu içindeki uluslarüstü hareketleri karşılaştırıyor. Yazar tersine bazı belirtilere rağmen bireyci kültürlerin yeniden doğuşunun kendisi de başlı başına bir devrimci süreç olan devrimci milliyetçiliğin gerilemesiyle atbaşı ilerleyeceğini ve bunun da Avrupa'nın geleceğini derinden etkileyeceğini savunuyor.