Yalnızlık ve anlamsızlık hislerinin yol açtığı ruhsal problemler insanoğlunu sığınacak güvenli bir liman arayışına itmektedir. Bu arayış sürecinde çözüm olarak akla gelen ilk
unsur genellikle dini inançlar olmaktadır. Ancak dini inançlar çeşitli sebeplerden dolayı huzur ve güven kaynağı olma işlevini tam manasıyla yerine getirememektedir. Bu sebeplerden biri dinsel şüphe problemidir. İnandığı din ile huzur bulmak ve geleceğe ümitle bakmak isteyen insanoğlu için dinsel şüphe problemi ile yüzleşmenin hiç de kolay olmayacağı açıktır.Dinsel şüphe dini psikolojik felsefi ve eğitimsel yönleri olan bir problemdir. Bu nedenle doğru tanımlanabilmesi ve sağlıklı bir bakış açısı geliştirilebilmesi için dinsel şüphe probleminin çok yönlü şekilde ve disiplinlerarası bir yaklaşımla ele alınması son derece önemlidir. Elinizdeki eserin
önemi ve değeri tam da bu noktada ortaya çıkmaktadır. Farklı alanlarda uzman olan dört kişilik bir ekip tarafından hazırlanan bu eserin ilgili literatüre önemli bir katkı sağlayacağı değerlendirilmektedir.