Azar azar azalan zaman. Adına yaşlılık dedikleri yavaşlık... Aksayan sakatlayan eğri büğrü bir hal. Yere doğru öne doğru gittikçe toprağa doğru kapanan büyüdükçe küçülmeyi buruşmayı titremeyi üşümeyi elde tutamamayı önündekini görememeyi unutmayı unutturmayı sinsice belleten beden... Sana ne oldu sana ne oldu hadi çık sokağa aldırma diyordun ne oldu diye durmadan başına kakan yıldıran... Şimdi kimim ben diye soran susan susan sustuğuna suçlanan aynalar...
Usul usul çoğalan hüzün. Hayriye'yi arayan Rüya. Yüzleşmeler eksik kalan mevsimler pencere önündeki koltuk yangınlar çaresiz kaynaşmalar... Kısacık aşkları şehrin.
Figen Şakacı Bitirgen'le başlayan Pala Hayriye ile süren üçlemesini Hayriye Hanım'ı Kim Çaldı? ile tamamlıyor. Bir ömrü anlatıyor bir kadının varlığını yokluğunu izlerini cümlelerini gürültüsünü... Hayriye Hanım'ı Kim Çaldı? Aşkların yenilgilerin solgunluğun neşeli ve dirençli kahkahanın romanı...