1940'lı yılların sonu... Bir taraftan Portekiz halkı ve sömürgeleri Salazar liderliğindeki faşist diktatörlük altında ezilirken diğer taraftan da Portekiz Komünist Partisi PCP'nin başını çektiği antifaşist güçler yeraltında diktatörlüğe karşı zorlu şartlarda mücadele vermektedirler. Bu koşullarda partinin pek çok yöneticisi ve üyesi gizlice yurt dışına kaçmak zorunda kalır. Eserlerini Manuel Tiago mahlası ile kalem alan ve PCP'nin 1961-1992 yılları arasında genel sekreterliğini yapmış olan Alvaro Cunhal da defalarca bu şekilde ülkesini terk edenlerden biridir.
Beş Gün Beş Gece 1974'teki Karanfil Devrimi ile sonuçlanacak olan faşizme karşı direniş döneminden bir kesiti o dönemin insan ilişkilerini merkeze alarak gözlerimizin önüne seriyor. Alvaro Cunhal'ın kendi deneyimlerinden yararlanarak ya da en yakınındakilerin yaşadıklarından yola çıkarak bu eseri oluşturduğunu düşünmek yanlış olmayacaktır.