1930'lardan bu yana yetişen kuşakların tarihe bakış açılarından ikiye ayrıldıklarını söyleyebiliriz: 1-Türk Tarihi Tezini sorgulama gereği görmeden kabullenenler 2- Bu tezi tamamen reddedip yerini dolduramayanlar ya da "alternatif"devrimci-inkarcı açıklamalar getirenler. Özellikle genç kuşaklar için eleştirel tarih neden hala ulusal tarihin bir parçası olamıyor? Siyasal hayatın zenginliği neden tarih yazımına ve eğitimine aktarılamıyor? Tarih eğitimi neden sık sık değişen iktidarlarla bağımlı kalıyor? Bu eğitim neden çözümleme ve muhakeme gücünü geliştiremiyor? İktidar ve Tarih bu soruları cevaplamaya çalışan bir incelem.