Despotizm ve tiranlık rejimleri hak ve özgürlüklerin acımasızca ihlal edildiği zorbalık rejimleridir.
Demokrasi ise meşruiyetini eksik bir milli irade retoriğine da-yandırarak seçimle gelen bir despotizme pekala dönüşebilir. Demokrasi teorisinin en büyük yanlışı iktidarın meşruiyetini millet iradesine bağlaması ve buradan hareketle güç ve yetkilerin istismarı ve suiistimalidir.
Despotizm kırbaçla yönetir. Demokrasi ise yuları millete; dizginleri ise milletin vekillerinin (ve onun arka bahçesindeki plütokrasinin) eline bırakır.
Demarşi; ne millet iradesine güvenir ne de atın sırtındaki biniciye... Demarşi sınırsız ve keyfi devlete gem vuracak olan kurallar ve kurumlar rejimidir. Demarşi dizginleri iktidarın eline bırakmaz; dizginleri çeker kontrol eder...
"Kırbacı az kullan oğlum dizginlere daha sıkı asıl" Parce puer stimulis et fortius utere loris. Ovidius
"Millet yularını sürekli olarak başkalarına mı verecektir?" Frederic Bastiat