Topluluk hâlinde yaşayan tüm canlıların hemcinsleriyle anlaşmak için kendilerine özgü bir anlaşma aracı kullandıkları bilinen bir durumdur. Hiç kuşku yok ki bu canlılar arasında en gelişmiş olanı insandır ve insanın en önemli iletişim aracı ise dildir. İnsanoğlunun tarih sahnesine çıkmasından başlayarak tarihsel serüveni içinde farklı coğrafyalarda ilkel ya da gelişmiş sayıları binleri bulan dillerin oluştuğunu ve her dilin yine kendine özgü kuralları olduğunu biliyoruz.
Bu kuralların tamamı dillerin işlevselliğini göstermesi bakımından büyük bir önem arz etmektedir. Söz gelişi dillerin zenginliği coğrafi koşullardan ve yaşam tarzından kaynaklanan niceliksel durumları ile değil her kavramı her durumu ve yüzyıllar içinde oluşmuş kültürel birikimi karşılayabilecek bir zenginliğe sahip olmasıyla ölçülmektedir.