İrlanda'nın Çoksatarı "Açlığın Çocukları Alıçlar Altında" İlk Kez Türkçede!
1845 yılında İrlanda'da yaşanan "Büyük Açlık" (Gorta Mór) bir milyon insanın hayatını kaybettiği felaketten kaçan iki milyondan fazla insanın oluşturduğu göç dalgasının Amerika'ya kadar ulaştığı dehşet verici bir insanlık dramıdır. Aradan geçen onca zamana rağmen İrlandalılar bu olayı unutamıyor. Zaten unutmaları da mümkün değil!
Tesiri bulunduğu coğrafyayı çoktan aşmış bu insanlık dramı; Eily Michael ve Peggy isimli üç kardeşin hikâyesiyle yeniden hayat buldu. Hikâyenin kahramanı olan üç kardeş önce babalarından sonra da annelerinden haber alamayınca düşkünler evine gönderilmek üzere evlerinden çıkarılırlar. Küçük yaşta olmalarına rağmen düşkünler evinin bir çeşit ölüm yuvası olduğunu onlar da bilmektedir. Bilinçli hazin bir sona razı gelmektense; belirsiz küçük bir umudun peşinden koşmayı tercih eden Eily Michael ve Peggy; düşkünler evi kafilesinden kaçmayı başarırlar. Sarıldıkları küçük umut ise annelerinin anılarından dinledikleri büyük teyzelerini bulmaktır.
Açlığın tehlikenin ve yaşam mücadelesinin asla yıldırmadığı bu üç kardeşin hikâyesi okurları derinden etkileyecektir.
Romanda yer almasa da bu hadisenin bizim tarihimizde de anlamlı bir yeri var. Felaketi İrlandalı doktoru Joseph'ten öğrenen ve üzerinde büyük bir sorumluluk hisseden merhum Sultan Abdülmecid Han Osmanlı'nın içinde bulunduğu zor şartlara rağmen İrlanda halkına yardım göndermeyi ihmal etmemiştir. İngiltere Kraliçesi Victoria'nın olumsuz tutumlarına ve engelleme girişimlerine rağmen "Bizim orada ne işimiz var!" demeden bütün şartları zorlamıştır. Çünkü bazı acılar hepimizi ilgilendirir.