Deniz kabuğu toplar gibi toplayın bedenimin sahile vuran yaralarının üstünden.
Ağlamak nasıldı iç mi çekiyorduk gözyaşının ardından.
Koskoca bir hayal vardı önümde küçük bir gerçeğe yenilen.
Kapımı her arkadan kilitleyişlerinde yeni bir dünyanın kapısı aralanıyordu sayfaların arka yüzünden.
Penceremin parmaklıklarını siyaha boyamasalardı belki de kararmazdı hayallerim. Yerçekimi kadar nettin hayallerimde gerçeklerde Kaf Dağının eteğinde bekliyordun.