Romanlar zaman ilerledikçe tarihe gömülür. Her yeni okuyuş romana bakış açısı kahramanlarının hayatına farklı bir pencereden dahil olmak gibi algılanabilir. Rol model aldığı karakter gibi hareket etmek onun gibi düşünmek ve hatta onlar gibi sevmek... Hayran olunan kahraman aslında kalpte yaşatılan ve özlem duyulan bir duyu organı gibi... Sevdaya dâhil olmak yürekte yer edinmek iyi hatırlanmak bizim ruhumuzun tek isteği bu yüzden...
İnsanlar yaptıklarıyla anılır. Ne ekersen onu biçersin bu hayatta. Öyle hayran olduğum insanlar var ki... Kocaman bir yüreği merhamet dolu sevgisi ve hayata örnek teşkil eden hayatları... Onları gördükçe şu iki günlük dünyada ne anlamsız şeyleri kafaya taktığımızı düşünüyorum. Boş yere dert ediniyoruz. Sağlığımızı yerler altına alıyoruz. Hayatımızın en güzel güvencesi yine biziz. Aslında birçok şeyi başarabiliriz. Ya başarmak istemiyoruz ya da bu ağırlığı yaşamaya mahkûmuz...
Hayatını iyiliğe doğruluğa adayanlara
Hürmetle...