Aklı şuuru çaresizlikten durmuştu. Artık beyninde dönüp duran tek şay vardı; "Sadece bir yudum hayat var elimde tek bir yudum" hangisine versem kabul etmez! Ben içsem gönlüm razı değil! Haksızlık değil mi bu oysa yaşamak hepimizin hakkıydı! Ama hayat böyle pamuk ipliğiyle bağlı iken bizi ne kadar taşıyacak? Ya da ben bu yükü ne kadar daha taşıyabileceğim ?