Kir Teorisi darlık içinde insan imalathanesi Tekeliyet düzeninin kültürel yapısını anlamayı ve anlatmayı deniyor.
Tekeliyet'e karşılık düşen kir'li bir sanat ve edebiyattır.
Roman yazanlar resim yapanlar senfoni besteleyenler tiyatro sahneleyenler film çevirenler tekellerin ablukasına alındılar. İnsana değiştirme istenci kazandıracak bir sanat ve edebiyatı beşiğinde boğdular. Toplumu kir'le çirkinlik'le cehalet'le kuşattılar.
Artık yalnızca "işaret edileni" gören bir okur-izler kitlesi yaratılmıştır. Kir Teorisi bu kültürel mekanizmayı ortaya koyduğu gibi "işaret edenleri" kir'letmek için çalışanları da incelemeye alıyor. Kirli Portreler bölümü çürümüş bir kültürün vaka incelemelerinden oluşuyor; Tekeliyet düzeninin "ölü canlar'ıdırlar"; eleştirisi yazılıyor ve romanını yazacak Gogol'ler gecikmeyecektir.
Kir Teorisi biçimi ve kurgusuyla da bir ortaklaşma denemesidir; üç yazar kuşağını 58'li Yalçın Küçük 88'li B. Sadık Albayrak 98'li Taylan Kara'yı bir araya getiren ortak bir kitaptır.
"Bellek kaybına" ilaç; geleceğin bağrındaki sorularımızdır.
Eleştiri aklı özgürleştirme eylemidir; özgürleşen aklıyla insanın tarih yapmaya girişmesidir. Bu kitap hepimizi nefes alamaz hale getiren tekellerin kir'li gerçeğine karşı aklı uyarmaya çalışıyor. İnsanlığı kendi gerçeğine sahip çıkmaya çağırıyor.