Sanma ki ok ve yay sadece bir alet yahut araçtır. Yaratan ona ne gizler ne hikmetler saklamıştır. Gör ki yay da insan gibi dört nesnedir. Nasıl ki insan iskelet et damar ve kandan oluşursa; yay da ağaç boynuz sinir ve tutkaldan ibarettir. İnsan için iskelet neyse yay için de ağaç insan için et neyse yay için de boynuz odur. Yayın siniri insanın damarı tutkalı ise kanıdır...
Yayın iki başı olsa da biri Hz. Hasan ve biri Hüseyin'dir. Kabzası Hz. Muhammed'e iki bağrı ise Hz. Ali ve Fâtıma'ya işarettir.
Sonra insan gibi yayın da karnı ve sırtı vardır. İnsanı arkaya çok bükersen kırılır yayı da...
Ok da aynı böyledir. Çileye takılan gez kertiğinden az bir kısmı baş başın bitimi boğazdır. Biraz altı göbek boğazla göbek arası göğüstür. Göbekten aşağısı baldır ve baldırdan sonrası da ayaktır.
Okçuluk araştırmalarının öncü ismi Erkan Göksu gözden geçirilmiş-genişletilmiş ikinci baskısını yapan bu eserinde en eski çağlarından başlayarak Türklerin savaş silah ve okçuluk ile olan münasebetlerini derinlemesine inceliyor.