Zengin güçlü ancak bir o kadar da sert ve
soğuk bir adam.
Sorumlulukları onu erkenden ve belki de
biraz fazla olgunlaştırmış. Âdeta çelikten bir duvar.
Üç parça takım elbisesi geniş omuzlarına oturan kaliteli paltosu ve kasketiyle tamamlıyor zırhını. Dışarıdan göründüğü kadarıyla bir masalı yaşıyor
bu şövalye. Hayatında yeniliklere sarsıntılara yani aşka yer yok. Zaten kadınları da bir türlü anlamıyor.
Ama bir gün; hayata karşı sağlam duran hedefleri olan ve bunlara ulaşmak için çabalayan muhteşem bir kadın çıkıveriyor karşısına. Artık kendi kararlarını vermeye ant içmiş azimli bir kadın. Kaçınılmaz bir çarpışmayla bir araya geliyorlar.
Peki birbirlerine tamamen zıt hayatlarının kavuşması için kendilerine izin verecekler mi?
Mevzubahis aşk olunca geriye kalan her şey önemsizleşir mi? Ne kadar ödün verebilir insan kişiliğinden hedeflerinden geçmişinden ve ailesinden? Hızla gelen bir mermi çelik bir duvarla karşılaşırsa
ne olur?