Ellerin üşür birini diğeriyle ısıtırsın yalnızlık böyledir...
İçinde bir küçük çocuk hayal kurar heves kokar nefesi.
Kurduğu her hayal gerçeğin kıyılarına çarptıkça büyürsün.
Sonra yeniden hayal kurarsın daha sağlam basarsın yere.
Ve anlarsın.
Umut onun acısını kendi acın gibi sahiplenmektir.
Umut hayal kırıklıklarıyla döşeli bir yolda yürümektir kursağına takılan sözlerdir
canını yakan ateştir.
Anlarsın
Hayal kurmak ciddi bir iştir. En çok da kendi canını acıtır.
Sonra kabullenirsin.
Sonra yeniden hayal kurarsın.
Acısı geçer hatırası kalır...
Çözülememiş anlaşılamamış baş edilememiş bir büyük acı ve bu acıyla yüzleşme çabası. Önceleri hayatta kalmaya çalışmanın sonra bu acının altındaki sevgiyi açığa çıkarıp daha az acı verecek bir hayat kurmaya çalışmanın hikâyesi. Hayal terbiyeciliği gerçeğin işçiliğinden başka nedir ki?!