Küçük bir yerleşimden eski dünyanın üç kıtasına yayılan Roma çağdaşlarına olduğu kadar kendinden sonraki dönemlere de etki etmiş büyük bir devlettir. Roma'nın zaman içinde meydana getirdiği ve geliştirdiği kültür anlayış ve siyasî uygulamaları döneminde olduğu gibi hâlen etkisini çeşitli şekillerde farklı devlet ve millet anlayışlarında sürdürmektedir. Roma'nın mütemadiyen gelişen genişleyen ve fetheden bir siyasî yapıya bürünmesinin altında bulunduğu coğrafyanın beşerî iktisadî ve askerî unsurların etkisi yatmaktadır. Önce İtalya'da sağlamış olduğu birlik ve beraberliğin ardından çevresindeki diğer şehir ve bölge devletlerini de bünyesine katarak genişlemeye devam etmiştir. Fethedilen yerlerdeki tabiî ve insanî unsurları bünyesinde mezcederken siyasî olarak da kendini geliştirmeye ve uygulamalarını çeşitlendirmeye devam etmiştir. Bu sebeplerle Roma tarihinin incelenmesi sadece Roma'nın da içinde bulunduğu İtalya tarihi olmayıp bilakis fethedilen bölgelerin de tarihî medeniyeti ve siyasî değişimlerini ihtiva etmektedir.
Roma Avrupa'nın doğusundan batısına Afrika'nın bütün kuzeyini kaplayan ülkelerine Balkanlardan Anadolu'ya Arap yarımadasından doğu Afrika'ya kadar fetihler yapmış ve etkisi olmuş bir devlettir. Zamana ve mekana meydan okumuş bir devlet olarak Roma'nın oluşturduğu medeniyet anlayışı ve uygulamalarının doğruluğu ya da yanlışlığına bakılmaksızın hâlen fethettiği bölgeler başta olmak üzere dünyanın değişik yerlerinde etkisi görülmektedir. Roma'nın sürekli zinde olan siyasî uygulamaları ve politikalarının ele alınması doğrudan ya da dolaylı olarak tarihin günümüze devrettiği pek çok hususun değerlendirilmesinde çevremizde gelişen olaylarda yaşadığımız dönemi toplumları ve değerleri anlamamızda faydalı olacaktır.