"Ruhumuza tesir eden kendimizi şöyle bir yoklamaya sevk eden her film; velev ki içinde ruhsallığı deneyimleten insandaki bir yaraya veya tecrübeye karşılık gelen tek bir sahne olsun o film bir başyapıt mesabesindedir artık. Zira sinemanın -dolayısıyla sanatın- gücü de buradan gelir: İnsana hakikati hatırlatmak onu ruhsal olarak sar/s/mak ve olgusal deneyimlerini geliştirmek."
"Her şeyin her şeye bir etkisi vardır. Bunu insanoğlundan daha iyi kim bilebilir?
İnsan kadimlerini koruyarak merkezini her daim hatırlayarak ve gelenekten kopmadan geleneğin nefesiyle şimdiye/buraya dair bir şeyler üretebiliyor söylüyor. Kat kat insanı kendisini merkez edineceği ama donmasına da izin vermeyeceği gelenek doğuruyor muhkemleştiriyor."
Bu kitap kâh sinema sanatının ne'liğine kâh sinema sanatının imkânlarına zaman zaman koca bir filmin tek bir karesine zaman zaman ise heder edilmiş emeklere dair yazıldı. Ama en çok insana insanın hikâyesine çaresizliğine yalnızlığına düşüşüne ve dahi dirilişine...