Balkan Savaşları Osmanlı Devleti ve Balkanlar için önemli sonuçlar doğurmuştur. Osmanlı Devleti I. Balkan Savaşında beklenmeyen şekilde ağır bir yenilgiye uğramıştır. İç siyasette bitmeyen çekişmeler ve ordu-siyaset ilişkisindeki karışıklıklar savaşın başından itibaren sonucuna dair ilk olumsuz işaretleri vermiştir. Savaşın başında Balkanlardaki Osmanlı orduları ile bu ordulara bağlı kuvvetlerin birbirleri ile irtibatları kopmuştur. Bu da orduda önemli bozulmaların yaşanmasına yol açmıştır. Bu bozulmalar kısa sürede bozguna dönüşmüş yalnız askerler değil ahali de büyük acılar içinde kalmıştır. Pek çoğu yüzyıllardır yaşadıkları topraklara 'elveda' demek zorunda kalmıştır.
Külçe'nin "Balkan Harbi'nde İhmal Faciaları" adlı bu eseri; I. Balkan Savaşına dair asker ve sivillerin yaşadıklarına doğrudan doğruya şahitlik ederek yaşadıklarını mümkün olabildiğince ayrıntılı şekilde aktarabilmesi yönüyle çok önemlidir. Anlattığı olayların birçoğu yeni kuşaklar için ibret vericidir.
Külçe gençlere yönelik "...Ölmeyip layezal (yok olmaz) olan yalnız ve yalnız vatandır. Onu yaşatmak ki şahsını ölmez yapmak demektir. Bunu bil... Buna inan... Unutma ki bu harpten dört yıl sonra Umumi Harp ve o harpten de bir iki yıl sonra Anafartalar ve İstiklal harplerinde harikalar gösteren millet yani sen; Balkan kaçkını olan sensin...
Milletin bu son iki harpte gösterdiği yiğitlikle Balkan Harbindeki ihmal ve teseyyübünün (kayıtsızlığının) bütün günahlarının kefaretini kanlarıyla ödemiştir..." gibi tespitlerini de paylaşmıştır.