Târihî arka planına bakıldığı zaman hadislerin yorumu Hz. Peygamber devrinde başlamıştır. Bu uğraş daha sonraki devirlerde gelişerek devam etmiştir. Yoruma konu olması cihetiyle naslardan en zor kısmı teşkil edenler tabiatıyla müteşabihlerdir. Metafizik âleme ait konuların fiziki âlemin lisanıyla haber verilmesi müteşabihat hakkında yapılacak yorumları da ciddi etkilemektedir. Ancak ilk dönemlerden bu yana belirli ilke ve prensipler çerçevesinde teşabühü andıran hadisler de yorumlanmış ve bu konuda ciddi bir literatür oluşmuştur. İbn Bezize'nin İzahu's-sebil'i kendisinden önce bu alanda yapılan çalışmaları özellikle İbn Fûrek'in eserini özetlemesi itibariyle önemlidir. Bu türden eserlerin tercüme edilmesindeki maksat ise gelenekteki yorum telakkisinin mantığını çok iyi anlamak ve bunu günümüze uyarlamak olmalıdır.