"Doğumdan ölüme acısı tatlısıyla iki insanın hikâyesi bu...
Bir masal gibi anlatan annemdi dinleyen babamdı.
Biz de arada deredeydik.
Canlı anlatımın ruh ve söz dizininin büyüsünden; kuru bir yazı dili çıkarmak zordu. Annemin masalları herkesi kuşatır yalınlığıyla vururdu.
Kimi kez şımartır prenses yapar; kimi kez maskesini çıkarır kötülerdi.
Sıradan yaşamın yürek çırpıntıları gelir çaresiz ölüme dayanırdı. Masalların tadı kaçar gerçekler hikâyelere dönüşürdü.
Hikâyeler böylece hiç bitmez bir başka hikâyeye eklenirdi."