''Bu çalışmayı neden yaptın?'' ''Bu çalışmayı yapmandaki amacın ne?'' veya ''Neden Çaldıran ve Yavuz'' diye soranlar olacaktır. Öncelikle bu sorulara bir cevap vermek isterim. Hem Çaldıranlı olup hem de bir Tarih Öğretmeni olmam hasebiyle sürekli ''Çaldıran Savaşı ne zaman yapıldı?'' ''Çaldıran Savaşı sizin orada mı yapıldı?'' ''Yavuz Selim babasını mı zehirledi?'' ''Yavuz Selim küpe takar mıydı?'' vs. gibi birçok soruya maruz kaldığımdan ve Çaldıran hakkında bu tarzda müstakil bir eserin olmayışından ötürü böyle bir eser yazma gereksiniminde buldum kedimi.
George Hegel: ''Tarihi öğrenmeyenler onu tekrar yaşamak zorunda kalırlar.'' Der. Bu bilinçle hareket edip geçmişimizi öğrenip geleceğimize bu doğrultuda yön vermeliyiz. Ömer Hayyam: ''Tarihinin sürekliliğini kaybeden bir millet her şeyini kaybetmeye mahkûmdur.'' Sözüyle aslında her şeyi özetlemektedir. Özümüze dönüp geçmişimizi bilmeliyiz ki gelecek nesillerimize kılavuzluk edebilelim. Unutulmamalıdır ki yetişecek olan nesiller kendinden önceki nesillerin hasılatıdır. Bu konu hakkında söylenmiş Melih Cevdet Anday'ın çok güzel bir sözü var. Anday: ''Tarih; milletlerin tarlasıdır. Her toplum geçmişte bu tarlaya ne ekmişse gelecekte onu biçer.'' Der.