Bir daha ekmek çal...
Harap mabetlerinde tütsü yakanlar
Tanrı ayaklarıyla düşsün peşine
Beddualar sıralasın düşkün düşlerine
Yatalak tanrılara körpe can adayanlar
Şimdi...
Kırağı şafaklarda anız yaksınlar
Ruhlarından hasadı çalınmış anızları
Kimi kirli bir bakireye
Kimi bekâretine susamış düş gezginlerine
Aç it benliklerini armağan buyururlar
Küllerinde közlüğünden bahsederler
Diyar diyar ateş yakanlar...
Mumlarının enkazından kapkara kalırlar
Oysa...
Ellerimin ebeliğinden
Şafaktan utanırlar
Hurmamdan tatmaz avucumdan
Sulanmalar
Tapınak süvarileri...
Tanrı güzelleri...
Yüreği cüzamlılar...
İrin ırmaklarında sulanırlar oysa