"Sözlerin kitaplarında duruyor. Onları yıllardır okuyorum. Ömrümün üçte ikisini onları okuyarak geçirdim. Her defasında ilk kez okuyormuşum gibi hissediyorum. Her seferinde yeni bir kapı açılıyor. Bir perde aralanıyor. Bir tecelli oluyor. Bir güzelliğe boğuluyorum. Bir sır ifşa oluyor. Bir yaram iyileşiyor. Bir hüznüm artıyor. Bir ışık yanıyor. Yıldız gibi yanıp yanıp sönüyor. Bir gül açılıyor. Bir leylak kokuyor. Bir rüzgâr esiyor. Bir ağustos böceği ötüyor. Bir kadın ağlıyor. Bir yer yırtılıyor. Bir namaz kılınıyor. Bir insan binası yıkılıyor. Bir ruh arınıyor."
1970'ler... Anadolu'da okulu-evi-Nigar'ı arasında gidip gelen bir genç... Bir karşılaşma... Bir yol... Bir öğreti... Bediüzzaman Said-i Nursi'nin öğretisi... Hikmet ve irfanla karşılaşan gencin sırlı perdeyi aralayıp hakikat yolunda ilerleyişi... İşte şahit olacağımız hikâye.
Sadık Yalsızuçanlar'ın daha evvel Dem ismiyle yayımlanan bu romanı Gönül Bekleme diyerek kendini bulma arayışında olanları okuma serüvenine yeniden davet ediyor.