Bu çalışma Süryanî Araştırmaları alanında büyük önem taşıyan bir konuya; İsa teolojisinin yani "kristoloji" meselesinin tarihsel süreçte Süryanî geleneğinde nasıl anlaşıldığı ve yorumlandığı sorusuna cevap vermeyi amaçlamıştır. Mesih'teki tabiatlara ilişkin tartışma ve spekülasyonları içeren bir disiplin olarak kristoloji bütün tarih boyunca fakat bilhassa Geç Antikçağ'da Hıristiyanlık dünyasında ve Süryanî geleneğinde muhtelif şekillerde tanımlanmıştı ve bu çeşitlilik diğer bazı sebeplerle birlikte Süryanî cemaat ve kilisesinin bölünmesine yol açmıştı.
Bilimsel bir disiplin olarak "kristoloji" Türkiye'de henüz çalışılmaya başlanmış bir alandır. Buna karşın batı dünyasında bu alanda yürütülen çalışmalar bugün artık yeni bir evreye girmiştir. Ne var ki Hıristiyanlık dünyasında farklı kilise merkezleri arasındaki bilindik "sapkınlık" suçlamaları çerçevesinde bazı Süryanî kiliselerinin isimlendirilmesine yönelik yanlışlıklar da hali hazırda sürmektedir. Bu bağlamda hâlâ birçok modern araştırmada örneğin Süryanî (Kadim) Ortodoks Kilisesi mensupları için "Monofizit" tabirinin Doğu Kilisesi mensupları için ise "Nesturî" tanımlamasının yapıldığı görülmektedir. Geç Antikçağ'da Hıristiyanlar arasında süregiden "sapkınlık" suçlamalarının ve "ötekileştirme" arayışlarının yansıması olan bu gibi tanımlamaların bilimsel açıdan yanlış olduğu ve artık değiştirilmesi gerektiği son dönemde yapılan araştırmalarla ortaya konulmaktadır. Nitekim elinizdeki bu çalışma bu meseleye ilişkin olarak yakın zamanlarda vücut bulan bazı yeni paradigmaları da Türkçe okuyucularına aktarma amacı taşımaktadır.