"Pasifiğin çivit mavisi karanlığından şafak sisleri tütmeye başladı. Pemulwuy'un kırk bin yıllık geçmişi sarsan görkemli çağrısına çarparak kırıldı dalgalar. Bunu tamtamlar ve didgeridoo'ların eşliğindeki dans tufanı izledi. Kıyılarda hayaletler gibi beliren dev gemilerden binlerce top mermisi düştü engin Corroborre harmanına. Ayaklanma başlamış mızrağı gökkubbeye değecek kadar uzamıştı Pemulwuy'un... Gökyüzünü istila eden kartalların pençeleri çelik ışıltılarla iğneliyordu şafağın söküşünü... Onbinlerin tek tek ve toplu halde suskunluğunu ipe çektiği mekanın zamana gülümsediği dansın bilginleştiği gölgelerin çiçeklendiği taşların ise iç renklerini göstermeye başladığı bir andı."