Varoluşla birlikte ortaya çıkan güvenlik ve merak olgusu ilk insandan günümüze ulaşan iki önemli fenomeni temsil etmektedir. Birbirleriyle girift bir ilişkide seyreden güvenlik olgusu savaş-şiddet kavramlarıyla merak dürtüsü ise istihbarat faaliyetleriyle iç içedir. Bireylerin bir araya gelerek oluşturdukları devlet mekanizmaları ise insan gruplarının dürtüleriyle hareket etmektedir. Temsil ettiği ve himayesinde bulundurduğu bireyleri korumak ve olası iç-dış tehditleri ortadan kaldırabilmek için istihbarat ve ulusal güvenlik stratejilerine başvuran devlet aygıtı özellikle günümüzde Savaş-İstihbarat ve Strateji'yi kurduğu yapının en önemli sac ayakları olarak görmektedir.
ABD İngiltere Rusya hatta Çin gibi dünya siyasetine yön veren ülkelerin gelenekselleşmiş büyük strateji kültürlerine sahip olduklarını görmekteyiz. Elli-yüz sene sonrasının senaryolarını yazmak için düşünce kuruluşlarıyla hareket eden siyasi-askerî karar alıcılar stratejik istihbarat ve strateji olgularına büyük önem vermektedirler. Elinizdeki bu kitap strateji olgusunun istihbarat ve savaş ilişkisini incelemekle beraber mukaddes ülkemizin parlak yarınlara ulaşması için dünya örneklerinden kıssalar sunmaktadır. Ayrıca bu kitapta istihbarat kavramının tarihsel serüveni ile stratejik istihbarat savaş ve strateji ilişkisi irdelenmeye çalışılmıştır. Milattan önceki zamanlardan 21. yüzyıla kadar bu konu hakkında teoriler ileri süren hatta fiilî olarak görev yapan stratejistler kronolojik ve önem sırası dikkate alınarak incelenmiştir.