Dîvân 17. yüzyılda yaşamış Melâyê Cizîrî'nin yazdığı tek eserdir.
Cizîrî'nin şiirleri metafizik ve ruhsal bir derinlik içermekle birlikte şairin sadece geleneğin getirdiği klişelere mazmunlara yaslanmakla yetinmeyip metaforlara alegorilere dayalı karmaşık ve çarpıcı bir düşünsel arka plan kurmayı ustalıkla başardığı görülür. Bu şiirlerde aşk ve güzellik kavramları bütünlük içinde bir arada ele alınır. Şairin mistik tutkusu kendini açıkça gösterir.
Araştırmacılar tarafından "varlığın dört temel unsuruna beşinci öğe olarak aşkı ekleyen şair" olarak nitelenen Cizîrî varlık ile yokluk arasındaki çizgiyi bir daire halinde bütünleştirmeye çalışır ve buna "aşk" adını verir.
"Kim o kâtip hatlarını dizen bir'den çok'a bölünen / Kim yüzünü mevzûn kılan o sırrı çözecek olan / Çıksın döktüğü nağmeleri ûd ve rûdun bilen varsa / Müşkülü çoktur aşk ne kolay görünür oysa."