Kulaklarımı sağır edercesine bir tren çığlığı... Kolumu güçlü bir el kavrayıp trenin altında kalmama engel oluyor. Trenin üzerinden Urfalı Ayşe ninenin evinin arkasındaki yemyeşil buğday ekinlerinin üzerine fırlatıp atıyor. Trenin altında kalmama engel olan kişinin peşine düşüyorum. Yanına tam yaklaştığımda yağız atının üzerinde uzun bir yolculuğa hazırlandığını görüyordum. Şimşekler çakan korkunç gözleriyle benim çaresiz gözlerimle karşı karşıya geliyor.