Ülkelerin iç ve dış politika hedeflerine uygun bir haber dilinin benimsenmesi iktidarların toplumu istenilen hedefe doğru yönlendirmesi açısından analize değer bir durumdur. Özellikle de ülkelerin dış politika stratejilerini uygulama ve topluma benimsetme sürecinde basının ciddi görevler üstlendiğini gösteren çok sayıda örnek vardır. Bu bağlamda Soğuk Savaş döneminin en önemli haber alma kaynaklarından biri olan basının algı yönetimi ve propaganda faaliyetlerinde çoğunlukla destekçi konumda olup olmadığının tespiti önem kazanmaktadır. Bu kitap Soğuk Savaş döneminde haberin Amerika Birleşik Devletleri'nde nasıl propaganda ve algı yönetimi aracı olarak kullanıldığını ve bu dönemde Amerikan propagandasının Türkiye'yi ve Türk basınını nasıl etkilediğini ortaya koymaktadır.