Dünya haritasında İstanbul farklı kültürlerin kesişme noktasıdır. Bu imparatorluklar kentinde yaşam farklılıkların buluşması üzerine kuruldu. Dinler ve diller tarihin her döneminde kendi kültürlerini bu coğrafyada yaşattılar. Sonuçta İstanbul Doğu ve Batı'nın yüz yüze geldiği bir tarih sahnesi oldu.
Çağdaş yazının seçkin ismi Juan Goytisolo Doğu ve Batı arasındaki kültürel çatışmayı Osmanlı'nın İstanbulu'nda Avrupa merkezli Oryantalist bakış açısını eleştirerek gözler önüne seriyor. Batı dünyasının kurguladığı tarihsel "Türk" imgesi bu çalışmada siyasi ve kültürel boyutlarıyla İstanbul'un gündelik hayatı içinde ele alınmakta. Goytisolo Topkapı Sarayı'ndan gündelik hayatın popüler mekanlarına doğru genişleyen toplumsal kültür yelpazesinde Osmanlı dünyasının özgünlüğünü vurguluyor Batı'nın önyargılarıyla hesaplaşıyor.
Osmanlı'nın İstanbulu dünden bugüne uzanan bir kent efsanesi etrafında Goytisolo'nun ördüğü çağdaş bir yorum denemesidir.