Öyküleşmiş bu anılarla ''durum ne olursa olsun hep gülünecek bir şeyler vardır'' sözünün ne denli yerinde olduğu bir kez daha doğrulanıyor. Öykülerdeki ''durumlar'' taş duvarların arkasında geçen güç ve şiddet uygulamaları. Şiddetin tam da ortasında gülünçlükler bulabilmek bunları öne çıkarabilmek yaşama mizahla tutunma sanatı olsa gerek. Sadece bu da değil. Şiddeti gülümseyerek karşılayabilmek şiddet uygulayana bir anlamda ''nanik'' yapmak belki de.
80'li yılların cezaevlerinde şiddete sadece direnişlerle değil kahkahalarla da başkaldıranların öyküleri bunlar. Geçmiş ''acılara'' kırk yıl sonra gülümseyerek bakış denemesi.