"Siss niçin olduğunu anlamadan Unn'un yanına yatağın kenarına oturdu. İkisi de aynanın birer ucundan tuttular yüzlerine doğru kaldırdılar ve hareketsiz oturdular yan yana neredeyse yanak yanağa. Gördükleri neydi? Daha farkına varmadan birbirleriyle doluvermişlerdi. Kipriplerinin altında ışıkla ve ışınla dolu dört göz aynayı dolduruyordu.
Sorular çakıp çakıp yitiyordu. Bilmiyorum: Işıklar ve ışınlar senden bana benden sana mı yoksa yalnızca benden sana mı yansıyor... Aynaya giriyor sonra gene çıkıyor bunun ne olduğu üstüne ne bir cevap ne de bir açıklama Bu somurtuk kırmızı dukaklar senin dudakların mı hayır değil benim dudaklarım ne kadar da benziyorlar birbirlerine !