Türkiye medya ortamı bu ülkede yaşanan iktidar ilişkilerinin servet kavgalarının yapısal değişimlerin çıkar çatışmalarının sınıfsal ilişki ve çelişkilerin ve tarihsel kırılma noktalarının birebir yansıdığı bir alanı oluşturur.
AKP'nin hükümetinin ABD ve Batı desteğiyle toplumu ve ülkeyi dönüştürme siyaseti giderek bir darbe karakteri kazanmaya başladı. Bu operasyonun medyayı da kapsaması kaçınılmazdı. Nitekim AKP iktidarı elindeki mali ve siyasi gücü kullanarak büyük basın gruplarına el koyuyor bunları yandaş kişi ve gruplara satıyor bazılarını rehin alıyor ve direnenlere karşı yoğun bir baskı uyguluyor.
Emin Çölaşan'ın Hürriyet gazetesindeki işinden çıkarılması da bu operasyonun bir parçası olarak görülüyor. Elinizdeki kitabın yarısı Çölaşan'ın 10 Ekim 2007 tarihinde katıldığı gazeteci Merdan Yanardağ tarafından hazırlanıp sunulan televizyon programının bant çözümlerinden oluşuyor.
Canlı yayımlanan programa Türkiye'nin en büyük basın grubu olan Doğan Medya Holding'in sahibi Aydın Doğan da katıldı. Aydın Doğan ilk kez böyle bir programa katılıyordu. İktidar ve medya ilişkileri güç odakları ve büyük sermayenin medya üzerindeki etkileri bu programda otopsi masasına yatırılıyor basın patronları ve gazeteci ilişkisi bütün yönleriyle sorgulanıyordu.
Programa ayrıca gazeteci Tuncay Özkan Fatih Altaylı Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Orhan Erinç ve Cumhuriyet gazetesinden Hikmet Çetinkaya da katıldı.
Kitabın diğer bölümleri Merdan Yanardağ'ın medya yazıları ve analizlerinden oluşmaktadır. Radikal bir medya eleştirisinin yapıldığı bölümlerde somut olaylar kişiler ve olgular üzerinden medyanın ekonomi-politiği mimarisi iç işleyişi açmazları ve muhtemel çıkış yolları ortaya konuluyor.
Merdan Yanardağ'ın bu kitabı medyada evrensel gazetecilik ilkeleri üzerinden derin bir hesaplaşmaya gerek duyulan bir dönemde tam da bu ihtiyacı karşılamakta dahası tarihsel bir belge değeri taşımaktadır.