Osmanlı Devleti ve Rumlar başlıklı bu çalışma 1453'te Konstantinopolis'in düşmesiyle başlayan ve 1768-1774 Osmanlı-Rus savaşıyla sonlanandönemi kültürel ekonomik ve siyasal gelişmeler çerçevesinde irdeliyor. Bazı tarihçiler Osmanlı yönetimini Yunan dünyası açısından genellikle bir "Türk boyunduruğu" yani dört yüzyıllık bir kölelik ve barbarlık dönemi olarak görmüştür. Ne var ki çoğu Yunanistan'da çalışan yeni bir araştırmacılar kuşağı bu görüşün yerine Osmanlı döneminde yaşamış Rumların daha nüanslı bir resmini çizmeyi tercih ediyor. Tarihçi Molly Greene çoğu Yunanca olan bu yeni çalışmaları değerlendirerek tarihyazımında ortaya çıkan değişimin Yunan tarihinin bu dönemi için ne anlama geldiğini irdeliyor. Greene'in çalışması hem Balkanlar hem de Anadolu'da Osmanlı yönetimi altında yaşayan patriklerinden birinin Bizans döneminden Osmanlı dönemine geçişe tanıklık ettiği en önemli Hıristiyan topluluğun tarihine ışık tutuyor. Yakın dönemlerde yapılan araştırmalardan da yararlanarak bu Ortodoks Hıristiyan cemaatin Osmanlı Devleti'yle ilişkilerine yeni bir yorum getiriyor Rumların padişahların yönetimi altında yaşadıkları çeşitli deneyimleri ortaya koyarak genel olarak Hıristiyanlar özelde de Rumlar için Osmanlı tebaası olmanın ne anlama geldiğini sorguluyor. Osmanlı İmparatorluğu'nun eski Bizans İmparatorluğu'nun Ortodoks dünyasını coğrafi olarak yeniden birleştirmesinin kilise ve cemaat için anlamı neydi? Rum Ortodoks cemaati ve kilise Osmanlı yönetimine ne ölçüde bir dahil olmuştu? Osmanlı iltizam sistemi bir büyük mültezim olarak kiliseye nasıl bir etki yaptı? Osmanlı şeriyye sistemi Ortodokslar için esnetildi mi? Bu ilginç sorular yazarın cevaplar getirmeye çalıştığı alanların sadece bazılarına dair.