Hadîslerin anlaşılması ve yorumlanması meselesi güncelliğini hâlâ korumaktadır. Günümüzde metin tenkidi anlayışının ön plana çıkmasıyla birlikte hadîslere karşı olumsuz bir tavır gelişmiştir. Bir kısım ilim adamlarında ve çevrelerde görüldüğü gibi sırf Kur'ân'a dayanma söylemiyle sürekli hadîsleri reddetme yönünde ilmî olmayan ve derinlikten yoksun bir bakış açısıyla değerlendirmeler yapılmaktadır. Oysa önemli olan anlamak ve yorumlayabilmektir. Bu sebeple "Nasıl tenkit edebiliriz?" anlayışından ziyade "Nasıl anlayabiliriz?" şeklindeki inşa edici ve yorumlayıcı bakışın tercih edilmesi hadîs ilmine yeni ufuklar kazandırabileceği gibi hadîs tarihine saygının da bir icabı olacaktır.
Bu çalışma hadislerin anlaşılması ve yorumlanması sorununu bazı ilim adamları ve aydınlar çerçevesinde ortaya koymaktadır. Birinci bölümde İbn Haldûn'un hadis ilmine yaklaşımı ele alındı. İkinci bölümde çağımızın önemli alimlerinden Pakistanlı Mevdûdî'nin hadisle ilgili görüşleri ve hadis tahlilleri incelendi. Üçüncü bölüm Türkiye'den bir ilim adamına Süleyman Ateş'e ayrıldı. Bunun ardından dördüncü bölümde yer verilen Yusuf Ziya Yörükan Dârulfünûn hocalarından olması yönüyle dikkate değerdir. Son bölüm Cumhuriyet aydınlarının Hz. Peygamber ve hadise bakışına ayrılmış olup bir prototip olarak Hüseyin Cahit Yalçın seçilip incelendi.