Klasikler sadece belirli bir coğrafyaya has olan ve belirli bir zaman diliminde hapsolmuş eserler değildirler. Tam aksine klasik eserler geçmişle günümüz arasındaki köprü modern eserlerin temelleridir. Bu sebeple klasik ürünlerin araştırılması sadece klasiklerin anlaşılması için değil; aynı zamanda bu geleneğin temsil ettiği kültürün ve dünya görüşünün anlaşılmasına yardımcı olur. Çünkü kökleri geçmişe dayanmayan geçmişten beslenmeyen ve geçmişten günümüze devamlılık arz etmeyen her yapı temelsizdir. Kadim coğrafyanın kadim dilleri bu açıdan çok zengin ve kavidirler. Süryanice Arapça ve Kürtçe klasikler de bu coğrafyada binlerce yıldır sağlam temeller üzerine kültürlerini inşa etmişlerdir.