Besbelli tecrübeyle duvarlara sabitlenmiş dolapların içinde saklıyordu ninem ölüm kokan çocukluk anılarını. Bir tren kazasıdır aslında büyümek. Her şeyin üst üste gelmesi böyle bir şeydir. Önce bir şeyler devrilir içinden sonra da hepsi.
Bana onulmadık bir hikâye anlat.
"Aslında." diye başlayan cümleler kurmaktan korkarım ben aslında. Gardıropların üzerine kaldırılan kahverengi bavullar bana da hep hüzünlü gelir. Sana kimsenin cinayetini üstlenmeni öğütleyemem. Çünkü biliyorsun yolların üzerinde uçuşan kuşlar aniden ölür.
Bana duyulmadık bir hikâye anlat.
Annem öldü. O gece onun yastığında uyudum. Yanağında. Kalabalık dağıldı sonra. Acı kaldı bir tek. Çocukken "Seni buramda taşıdım" demişti annem karnındaki sezaryen yarasını gösterirken bir keresinde.
"Buramda. İçimde."
Sanırım şimdi ben onu buramda taşıyacağım. Buramda. Karnımdaki o derin boşlukta. İçimde...
Bana kesilmedik bir hikâye anlat.