"Sıradan biri olman sıradışı bir kadere sahip olamayacağın anlamına gelmiyor."
"İnsanın kaderini sevebilmesinin şartı onu anlamasıdır. Anlayamadığımız şeyi sevemeyiz. Hayatının neden bu halde olduğunu bir kere anladın mı kaçınılmaz olarak değişirsin. Sen değişince kaderin de değişir. Değişim anlamanın bir numaralı yan ürünüdür. Meseleye böyle bakınca da kaderimizi anlamanın onu şekillendirmeye giden ilk ve en önemli adım olduğunu söylemek yanlış olmaz."
Bir rüyayla başladı her şey. İki nehrin arasındaki bereketli topraklarda yürüyordu Atiye birden hoş manzara yerini karanlık kan gölü ve çığlıklarla süslenmiş bir senfoniye bıraktı. Toprak ana yeni bir çağa Atiye kendi uyanışına gebeydi. Karanlığın sahibi içindekini çekip çıkarmak için karnına yöneldi ve uyandı Atiye. Hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktı çünkü o da biliyordu ki geçmişin hikâyeleri sonsuza dek gömülü kalamazdı. Ve gerçeğin izlerini sürmek için yola çıktı varacağı yerin sırrını bilmeden... Çünkü insanoğlunun hikâyesinin bittiği yerde onun hikâyesi başlıyordu.