Bolkar Dağları Seyir Defteri bilmek anlamak anlamlandırmak
eylemleriyle güdülenmiş bir grup bilim insanının Dünya'nın cennet
köşelerinden birine yaptıkları dört günlük yolculuğu ele almaktadır.
Birkaç bin yıl önce buzulların işgaline uğramış ve ciddi tahribatlar
erozyon süreçleri görmüş Anadolu'nun yüksek dağlarından birinde
güncel buzulların izlerini arayan bilim insanlarının karşılaştıkları
sorunlar yanı sıra günlük telaşlarını da konu edinmektedir. Bir tarafta
kuşaklar arasındaki çatışmalar bir tarafta sınıfsal ayrımlar ve
sürekli çelişen çıkarlar olmasına karşın bir arada durmaya çalışan
bir ekibin dağlara duydukları sevda öyküleştirilmektedir.
Bu kitap her şeyden çok Bolkar Dağları'yla ilgilidir. Bolkar Dağları'nın
geçmişten günümüze geçirdiği değişimler bir zamanlar derin
deniz tabanının altındayken 3.500 metre yükseltiye sahip zirveler
haline gelmesini konu edinmektedir. Neden ova ya da plato değil
de dağ olduğuna odaklanmaktadır. Doğal olaylar ve yanı sıra insanların
dağları nasıl anladıklarını tanımlamaya çalışmaktadır. Eşi
benzeri bulunmayan canlıları ve muhteşem manzaralarıyla
Dünya'nın en güzel mekânlarından birinin nasıl bütün olumsuzluklara
inat yaşamaya devam edebildiğini anlatmaktadır. Sadece
üzerinde çevresinde yaşayanları değil kilometrelerce uzaktakileri
bile güzellikleriyle büyüleyen ve kendisine çeken muhteşem doğaya
duyulan bir aşkı yansıtmaktadır.