Vanessa Lemm'e göre Nietzsche'nin felsefesinde hayvan rastgele seçilmiş bir tema olmadığı gibi sıradan bir metafor da değildir. Aksine hayvan Nietzsche'nin bütün korpusunu kendi etrafında örgütleyen bir ağırlık merkezidir. Bu bakımdan Nietzsche'nin her bir hayvanı düşüncesine özgün pratikler ve anlamlar kazandıran kurucu öğeydi.
Elinizdeki kitapta Lemm bir yandan Nietzsche'deki hayvan temasının izlerini sürerken bir yandan da hayvanlık-insanlık unutma-anımsama ikilikleri üzerinden ilerleyerek insanın hayvanlar arasından doğrulduğu ve sonrasında yeniden onların arasına döndüğü anları resmediyor böylece insanlığın geleceği de bu kitabın başlıca tartışma konularından biri hâline geliyor.
Nietzsche'nin Hayvanları filozofun yazılarındaki 'hayvan' temasının ilk sistematik arkeolojisini sunmakla yetinen bir eser değil. Bu tema etrafında güçlü fikir örüntüleri yaratarak insanın hayvanlığına da farklı açılardan ışık tutan bir çalışma. Lemm bu kitapta sadece Nietzsche'yle ilgilenen okurlara değil hayvan-insan ayrılığının ve içiçeliğinin kültürde politikada sanatta ve felsefede algılanış biçimlerini sorun hâline getiren okurlara da sesleniyor.