Dostlarım. Aslında bu size anlatacaklarım bir sır. Ölümümle birlikte mezara gitmesi gereken bir sır belki. Her ne kadar yazmaya başlamış olsam da henüz yayımlanması konusunda tam kararımı vermiş değilim. Belki de yazdıktan sonra yok ederim yazdıklarımı. Ama şimdilik bir şekilde beynimden dışarı akıtmam gereken bir cerahat. Bu hikâye benim değil ama şahit olduğum ve sadece bana anlatılmış bir sır. Sır olarak kalması için söz verdiğim ve keşke hiç öğrenmemiş olsaydım dediğim bir kara anı. Rabia'nın hikâyesidir bu. Onun tertemiz hayatına çalınan lekenin ve onun bu lekeyi temizlemeye çalışmasının hikâyesi.