Aşk neydi? Mecnun'un çölleri aşıp Leyla'ya kavuşması mı Ferhat'ın dağları delmesi mi veya Nazım'ın Piraye'ye olan duyguları gibi mi?.. Acaba onların da midesinde kelebekler uçuştu mu korktular mı heyecanlandılar mı?.. Hep dillerde bir aşk... Öyle çok aradılar ki ama hep imkansızdı... Ben buldum. Ayak parmak uçlarından saç teline kadar sevda kokuyordu. Eğildim kulağına bir şeyler fısıldayacaktım fakat kokusu resmen davet ediyordu gel diyordu sanki sevdaya gel... Kokusuna aldanıp gittim kilometrelerce. Yüzünü bulduğumda kırılgan ve kendinden emin bir bakışı vardı. Her şeyden kaçmayı başarmış yüreği kan içinde kalmış gururlu bir yüz... Yaralı kuş gibi boynu büküktü. Çenesini avuçlarımın arasına aldım başparmağımı yanağında gezdirdim yüzüme öyle derin baktı ki gökyüzünü gözlerine sığdırmış gibiydi. İşte öyle derin öyle mavi...
"Bekledik ve hiç bitmedi bekleyişimiz."
En güzel aşkları bulmanız dileğiyle...