İnsan hak ve özgürlükler ile çağdaş düşüncenin toplumla paylaşılmasında özgür düşüncenin olmadığı ülkelerde rejim her zaman sisteme hakim olmanın gücünü savunur. Toplumsal yaşamın her zaman özgürIükçü çağdaş ve aydınlık fikirlere ihtiyacı vardır. Her türlü düşüncenin tartışılması demokrasinin bir gereğidir. Ancak Bonapartizm düşünce anlayışının hakim olduğu her sistemde ne yazık ki çağdaş olmanın gücü korkusu yaşanır. Kendi siyasal gücünü korumak adına topluma yansıtılan çağ dışı uygulama ne yazık ki aydınlığın karanlıklara dönüşmesi demektir. Cumhuriyet bir ülkenin tarihi demektir cumhuriyetin çağdaş kazanımlarının yok edilmesi ise tarihin inkâr edilmesi anlamına gelir. Her ülkenin tarihini yazan kahramanlar vardır ve yazılan yaratılan tarihi yok etmeye çalışmak ülkenin karanlık geleceğinin adını yazmak demektir. Her ülke kendi milliyetinin adıyla tarihiyle ve ona adını koyanlara gösterdiği saygıyla yaşar. Elbette tarihte bu adı koyanlar da tartışılır tartışılmalıdır ama bunu yaparken asıl değerlerin yok edilmesine çalışmak bir Bonapartizm anlayışıdır. 19-20 yüzyıllarda tarihiyle birlikte tüm çağdaş değerlerinde yok edilmesi yaşanmadı mı? Bonapartizm gücüyle düşünce özgürlüğünün yok edilmesi demek bir ülkenin de tamamıyla adı olmayan bir anlayışın sitemin içinde yok edilmesi demektir.