Hafif puslu havalar bana daima ilham vermiş beni bir yerlere sürüklemiştir. Böyle havalarda ister evde olayım ister yolda yürüyeyim doğrusu keyifle hüzün arasında beşik gibi sallanır dururum.
Hele ahmak ıslatan cinsten bir yağmur da yağıyorsa... Islanan topraktan çimenlerden ağaçlardan havaya yayılan o koku benim için patenti doğa olan; en iç gıdıklayan bir esans gibidir. İşte o zaman sanki ayaklarım yerden kesilir; içimi kuşkulardan kötümserlikten arınmış -müjdeler şemsiyesi altında kalacakmışım gibi- duygu kargaşası kaplar. Ben o anda nedeni olmayan bir lezzete erişir ve "mutluluk işte bu!" derim.