Hatıralarımı canım gibi sevdiğim talebelerimin ısrarlı arzuları üzerine yazmaya başladım. Niyetim acı tatlı inanılmaz olaylar ve maceralarla dolu hayatımı kısaca hülasa etmekti. Ama yazmaya oturunca durum değişti.
Önce kendimi geçmiş günlerim akışına kaptırdım. Olayları yazmıyor sanki yerinden yaşıyordum...
...
Çocukluğumu yazarken hiç görmediğim ancak hayalimde canlandırdığım anneciğimi onu bana aratmayan sevgili teyzemin tatlı tebessümünü hatırlayınca ferahlıyordum.
...
Gençliğimi yazarken küflü oyuklarda saklanarak Kur'an okuyup okuttuklarım tahsilim uğruna sırtımda kitaplarım peşimde yırtıcı köpekler huduttan kaçak geçişlerim hapishane günlerim Halep Şam ve nihayet El-Ezher'deki tahsil günlerim gözlerimin önünden geçiyordu.
Ancak hepsi yaşanmış birer gerçek ve ahir ömrümde teslimiyet ve memnuniyetle seyrettiğim İlahi Takdir'in ibretli birer tecellisidir.
Ömür çok kısa arzu çok yaşım 82... Önümde dağlar kadar hizmet var. Ben ise henüz işin başındayım.