Tülay Ferah bu romanında da Türkçenin zenginliklerini görselliğe dönüştürürken kadınların içinde bulundukları sıkışmalardan görerek koklayarak hiçlikten nasıl çıkıp aktıklarının habercisi olan bir anlatı sunuyor okura. Farklı yerde/ zamandaki kadınları geçen zaman ile akan zaman içindeki duruşları durumlarını ironik biçimde dile getiriyor.
"Yıllardır yolunu gözlediğim romanı sonunda yazmıştım. Dört farklı zamanda geçen dört ayrı öykü: Alacakaranlık hırçın dalganın salt kadını hedeflediği yıllar; belirsizliğin yaratıcısı dişi- şeytan sembolüyle toplumsal kaosun nedeni olarak gösterilen kadının değişim arzusu erkek için belki benim için de öylesine ürkütücü ve karmaşıktı ki gelecekte uzun süre kalabilmenin telaşıyla en önemli sorunları hızla aradan çıkaran- çıkaramayan aynı adda dört kadının keşiflerini yazdım."
Tülay Ferah