Türkçenin mükemmel bir işleyişi var. Bu işleyiş doğru ve estetik kullanılınca sözü doruklara ulaştırabilmektedir. Nitekim bu durumu Yunus Emre Fuzûlî Nedim Mehmet Akif Nâzım Hikmet Refik Halit Karay Abdülhak Şinasi Hisar vs diğer söz ustalarında görebilmekteyiz. Onlar mükemmelliğin abidelerini dikerken bize de söz iyi ve doğru kullanılınca nasıl mucize yaratabileceğini göstermişlerdir.
Türkçenin bu söz abideleri aynı zamanda dilin ilkeleri doğrultusunda çözümlendiği ve parçalara ayrıldığı zaman dilin kusursuz işletilebileceğini de gözler önüne serebilmektedir.
Gerek dili iyi kullanıp toplumda saygın bir yer edinebilmek gerek düşüncelerimizi söz elbisesi içinde estetik kaygıyla dillendirmek gerekse adına dil dediğimiz iletişim aracını insanlara layıkıyla öğretmek amacıyla olsun yapısı ve işleyişiyle dili iyi tanımak ve kitlelere iyi tanıtabilmek durumundayız.
İnsanı tedavi etmek amacıyla tıp doktorluğu alanında uzmanlaşmak isteyen bir doktor öncelikle insan anatomisini öğrenmektedir. Biz de dilimizi tedavi etmek bakımını yapmak ve onu doğru kullanmak istiyorsak dilin anatomik yapısı anlamına gelecek olan diziliş ilkelerini iyi öğrenmeliyiz.
Bu çalışma öncelikle dil denen mucizevî aracın anatomik anşamda parçalarını doğru yorumlamaya ve dili olabildiğince iyi tanıtmaya çalışmaktadır; ayrıca dil eğitimi alan öğrencilere yardımcı olmayı ve onları Türkçenin sözdizimi ilkeleri hususunda aydınlatmayı da planlamaktadır.