Yanlış bir şeyler var. Bu yanlışa yokmuş gibi yapmaya devam edersek yanlışın bir parçası olacağız. Doğruyu söylemeden doğruca eylemeden sadece yanlış var diye bağırırsak vicdanımızı sahte bir teselliyle avutacağız. "Birileri artık bu yanlışları düzeltmeli" deyip kenara çekilirsek yükü omuzlamanın külfetinden eleştirmenin kolaycılığına kaçmış olacağız. "Kendimi düzeltirsem yeryüzü hiç olmazsa bir yanlıştan kurtulacak" şuuru içinde 'emrolunduğumuz gibi' dosdoğru olmak derdiyle yaşayabilirsek işte o zaman gerçekten bir şey yapmış olacağız.
"İnsan olamadıktan sonra ne olsam ne olur" ve "insan olduktan sonra ne olmasam ne olur" idraki içinde duvarları yıkmak için aşkla yola revân olan divanelere duvarın şeş cihetinden Bizim Yunusça selam olsun.
"Cümleler doğrudur sen doğru isen
Doğruluk bulunmaz sen eğri isen"