Mahalli yönetim anlayışı açısından 26 Mart 1913 yılında kabul edilen İdare-i Umumiye-i Vilayet Kanun-ı Muvakkati bir dönüm noktası olmuştur. Kanun bir yenilik olarak vilayet genel yönetimi yanında vilayet hususi idaresi denilen taşınır taşınmaz mallara sahip bir tüzel kişiliği de meydana getirmişti. Vilayet hususi idaresi kamu hizmeti yapan ayrı bir hukuksal yapı olarak görülmekte onun organları ve yürütme kararı alma yetkisi kabul edilmekteydi. Vilayetin hususi yönetimini temsil eden organlar; vali meclis-i umumi ve vilayet encümeni idi. Karar alma yetkisi meclis-i umumiye icra kuvveti valiye tevdi edilmişti. Valinin emri altında muhasebe-i hususiye adında bir daire oluşturulmuştu. Vilayetler yanında taşra yönetiminin bir başka unsuru olan müstakil sancaklarda da hususi idareler kurulmuştur.
Hususi idarenin görevi mahallî hizmetlerin bir kısmını yerine getirmekten ibaretti. Bazı mahallî hizmetler belediyelere bırakılmıştı. Hususi idareler hükümetin sınırlarını çizdiği şekilde kendi gelirlerini temin ederler ve bütçeler yaparak harcama kalemlerini belirlerlerdi. 1913 ve 1914 yıllarında bölgelerinin kalkınması için yatırım ağırlıklı bütçeler hazırlamışlar; bütçelere yol ve köprülerin bakımı ve inşası eğitimin ziraat ve hayvancılığın geliştirilmesi sağlık hizmetlerinin yaygınlaştırılması için tahsisatlar koymuşlardı. Fakat Birinci Dünya Savaşı ülkenin kaynaklarını tüketmiş ve hususi idareler de bundan etkilenmişlerdi.
Bu çalışmada hususi idarelerin kurulma süreci üzerinde durularak vilayetlerin ve müstakil sancakların çeşitli yılları kapsayan 93 adet bütçesi incelenmiştir. Ayrıca bütçe yapımı uygulanması ve sene sonu işlemleriyle ilgili ayrıntılı analizler yapılmıştır.